12 Aralık 2016 Pazartesi

Yeni Zelanda Yeni Sanat - The World of Wearable Art



Merhaba,

Herkese aydınlık, yaratıcı bir gün dilerim.

Sizi geçen yıl keşfettiğim ve yaratıcılıktaki sınırsızlığı ile beni kendine hayran bırakan World of Wearable Art ile tanıştırmak istiyorum. Kısaca WOW olarak da biliniyor.

Sözcükleri çevirdiğimizde yaklaşık Giyilebilir Sanatın Dünyası gibi bir anlama gelen bu sanat kelimelerinin tam anlamıyla, insan bedeni üzerine giydirilen, giyilebilen herşeyi kapsıyor ve her yıl uluslarası bir yarışma olarak düzenleniyor. Ayrıca kendi türünün tek örneği.

İnsan vücudunu üzerinde çalışılacak boş bir tuval gibi kullanan sanatçılar, önce her yıl düzenlenen uluslararası yarışmaya başvuru yapıyor ve yarattıkları eserleri düzenlenen ve ödüllerin de açıklandığı gösteride sergileme şansı buluyor. Yarışmaya katılanlar $165,000'ı bulan ödül kazanma ve WETA Stüdyoları ile çalışma şansı elde ediyor. İki saat süren muzik, dans, drama ve komedinin birleşiminden oluşan nefes kesici wearable art şovu her yıl yaklaşık 55bin kişi izliyor. Sanatların ve dizaynın birleşimi ya da akımı olarak da tanımlanan gösteri, ileri teknoloji ışıklandırması ve sahne tasarımı ile sayısı 400'ü geçen bir ekiple hazırlanıyor.

WETA Stüdyolarının Yüzüklerin Efendisi, Hobbit gibi filmleri ürettiğini iletelim.

Nasıl Başladı?
The World of Wearable Art, 1987'de, heykeltraş Suzie Moncrieff'in Nelson'da bir sanat galerisini yeni bir performans ile tanıtma fikri ile doğdu. 2005 yılı itibariyle de etkinlikler, daha büyük salonlara sahip olması itibariyle Wellington'a taşındı.

Yaratıcılığı destekleyen bu yarışma, pek çok alandan sanatçıya, modacıya, tekstilciye ve endüstriyel tasarımcıya ilham kaynağı oluyor. Tasarımlarda plastik, metal, ahşap gibi sıra dışı malzemeler yanında her türlü kumaş ve materyal de kullanılıyor.

Nelson'da bir Wearable Art Müzesi olduğunu da ekleyelim.


2017'deki yarışmaya 31 Aralık 2017 tarihine kadar başvuru yapılabiliyor. Katılım için detaylara şuradan ulaşabilirsiniz; https://www.worldofwearableart.com/competition/2017-inspiration/



World of Wearable Art Awards Show ; https://www.worldofwearableart.com/
Weta Workshop ; http://wetaworkshop.com/
http://www.techlink.org.nz/wow/about-WOW/history.cfm



https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

10 Aralık 2016 Cumartesi

Yeni Zelanda Elektrik Fişleri ve Prizleri


Herkese Merhaba,

Dünyada ne de çok elektrik prizi çeşidi olduğunu, daha önce başka ülkelere seyahat etmiş olanlar bilir. Elektrik ile çalışan alet edevatınızı bir başka ülkede şarj edebilmek bazen bir problem olabilir. Neyse ki adaptörler tam anlamıyla araya girip elektrik fişi ile prizin arasını buluyor da derdimize derman buluyoruz.

Aşağıda dünyada kullanılan 12 değişik fiş-priz kombinasyonundan 8'ini görebilirsiniz.



Evet, Yeni Zelanda prizi Türkiye'ninkinden farklı. Aşagıdaki gibi.


Türkiye'den getireceğiniz elektrikli aletlerinize adaptörleri hemen hava alanında bulabileceğiniz gibi elektronik mağazalarında ya da 2 dollar shop'larda bulabilirsiniz.

Havaalanında bulacaklarınızın daha pahalı olacağını da iletelim.

Dipnot :
Bana bunca değişik fiş&priz olması israf olarak görünüyor. 'Tüm dünyanın aynı düzeneği kullanması ne iyi olurdu, tüketiminin azalmasına katkısı olurdu' diye düşünürken, aşağıdaki fotoğrafa denk geldim. Yani belki yirmi yıl içinde tüm elektrikli aletlerimizi wireless ile şarj edeceğiz. Düşünsenize...

Böyle birşeyle yani...
https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda'nın Acil Numarası - 111





Başımıza acil yardım numaralarını aratacak birşey gelmesini istemeyiz. Belki de bu yüzden üzerine pek de düşünmeyiz.

Acil yardım numarası bilgisi dikkatleri ve endişeleri ile en çok anne babaların ilgi alanına girse de konu elbette herkesi ilgilendiriyor.

Yeni Zelanda'da acil yardım numarası bir tane o da 111.

Polis, İtfaiye ya da acil ambulans servisini aramak istediğinizde 111'i tuşluyor ve ulaştığınız yetkiliye görüşmek istediğiniz birimi iletiyorsunuz.

Cep telefonunuzdan da yeterli kontörünüz olmasa bile arama yapabiliyorsunuz.


Umarım ihtiyacınız olmaz ama yine de aklınızda bulunsun.

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda Başbakanı John Key istifa etti!

Yeni Zelanda'nın başbakanı John Key, 5 Aralık 2016, Pazartesi günü tüm ülkeyi şaşırtarak istifa etti. John Key National Party Lideri'ydi ve üçüncü dönemdir başbakanlık görevini sürdürüyordu.

Yeni Zelanda'da genel seçimler her üç yılda bir yapılıyor. 2014yılında yapılan son seçimlerde John Key seçimi üçüncü kez kazanarak başbakanlık koltuğuna yeniden oturmuştu.

2014 seçimlerine göre National Party 1,131,501 oyla oyların %47.04, Labour Party 604,534 oyla oyların % 25.13'ünü ve Green Party 257,356 oyla oyların %10.70'ini almıştı ve Bu üç parti meslic

Seçime katılan partiler ve mecliste paylaştıkları sandalye sayısını aşağıdaki tabloda görebilirsiniz.


Total Votes Cast

       2,446,279*
Party               
Party
Votes
%
Votes
Electorate
Seats
List
Seats
Total
Seats
National Party
1,131,501
47.04
41
19
60
Labour Party
604,534
25.13
27
5
32
Green Party
257,356
10.70
0
14
14
New Zealand First Party
208,300
8.66
0
11
11
Māori Party
31,850
1.32
1
1
2
ACT New Zealand
16,689
0.69
1
0
1
United Future
5,286
0.22
1
0
1
Conservative
95,598
3.97
0
0
0
Internet MANA
34,095
1.42
0
0
0
Aotearoa Legalise Cannabis Party
10,961
0.46
0
0
0
Ban1080
5,113
0.21
0
0
0
Democrats for Social Credit
1,730
0.07
0
0
0
The Civilian Party
1,096
0.05
0
0
0
NZ Independent Coalition
872
0.04
0
0
0
Focus New Zealand
639
0.03
0
0
0

71
50
121













Gelecek genel seçim 2017 yılında yapılacak (Eylül gibi).

Aşağıdaki linkte John Key'in istifa konuşmasını izleyebilirsiniz.
İstifa konuşmasında, partisinin 2017'deki seçimleri de kesinlikle kazanacağına inandığını ancak eğer kendisine bu görevi yürütüp yürütemeyeceği sorulsa insanların yüzüne bakıp evet diyemeyeceğini söylüyor. Ayrıca istifanın aldığı en zor karar olduğunu ve bundan sonra ne yapacağını henüz bilmediğini söylüyor.

http://m.nzherald.co.nz/nz/news/article.cfm?c_id=1&objectid=11760656

Key'in istifası genel olarak 'ailevi nedenlerle istifa etti', şeklinde duyuruldu. Kendisi de ailevi nedenler diyor ve eşini çok yalnız bıraktığını iletiyor. Daha fazla bilgi için aşağıdaki videoyu izleyebilirsiniz.


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

11 Kasım 2016 Cuma

Yeni Zelanda'da Kendini Güneşten Koru!


Yeni Zelanda'nın havası temiz, güneş ışınlarını kesecek kurşun yüklü kirli bulutları yok. Ayrıca üzerindeki ozon tabakasının inceliğinin de güneş ışınlarının daha güçlü yansımasına neden olduğu sanılıyor. Kısaca iklimi çok sıcak olmasa da  çok güçlü güneş ışınlarına sahip Yeni Zelanda. Sizi güneş kremi kullanmanız konusunda uyaran yazılar ve halka ücretsiz sunulan güneş kremlerini halkın kullanımına açık yerlerde görmeniz muhtemel.


Maalesef bu güzel ülke dünyanın en yüksek cilt kanseri oranlarına sahip. Bu yüzden bu konuda özellikle Eylül'den Nisan ayı sonuna kadar ve sabah 10'dan akşam üzeri 4'e kadar güneş kreminizi kullanmanızı ve yanınızda bulundurmanızı öneririz.

Bu söylediklerimizin tamamının Avustralya için de geçerli olduğunu hatırlatırız.

Kendinizi güneşten korumanız için şunlar öneriliyor.

* Güneşe maruz kalacağınız ortamlarda teninizi kapatacak giysiler giyin.
* En az +30 korumalı güneş kremi kullanın
* Geniş kenarlıklı şapkalar kullanın.
* Güneş gözlüğü kullanın.


Pek çok güneş kremi ve güneş gözlüğü cancer society organizasyonu tarafından kontrol edilip tavsiye ediliyor. Bu ürünlere bakabilirsiniz.


Ayrıca Yeni Zelanda'nın erken tanılara imkan veren şu uygulamasından da haberdar olsanız iyi olur.
Firstcheck NZ isimli uygulamayı telefonunuza indirip şu adımları izleyerek cildinizde oluşan benlerin erken teşhis edilmesini sağlayabilirsiniz. İzleyeceğiniz adımlar şunlar;
* Firstcheck NZ uygulamasını indir
* Şüphelendiğiniz benin iki-üc fotoğrafını çekin
* Yeni Zelanda'daki bir cilt doktorunu seçin
* $19.95'lık ödemenizi yapın.
* Sonuçlarınız 72 saat içinde size bildirilecek.


https://auckland-northland.cancernz.org.nz/en/?divisionId=17&centreId=1
http://www.firstcheck.co.nz/?gclid=Cj0KEQiA9ZXBBRC29cPdu7yuvrQBEiQAhyQZ9Kiw2OOf5-kC8c8qyTcv2CPRlUu-01L0Vkn6KrDzB0YaAgZq8P8HAQ

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

6 Kasım 2016 Pazar

Yeni Zelanda'da Müzik ve Bob Marley

Yeni Zelandalıların bir büyük müzik aşkı varsa o da Bob Marley'dir sanırım. Bob Marley'in 1979 dünya turu sırasında ziyaret ettiği Yeni Zelanda, Bob Marley'i ve müziğini çok sevmiş olmalı ki. Bu Yeni Zelanda müziğine de yansımış.

Bu videoda Yeni Zelandalılar Bob Marley'i karşılıyor.



70'ler ve 80'lerde Reggae müziği yapan Yeni Zelandalı gruplardan bazıları Herbs, Dread, Beat and Blood, Unity Pacific ve Twelve Tribes of Israel isimli gruplarmış.

Günümüzde jazz ve soul müziğinin de etkisinde kalan, başarılı ve lezzetli müzikler sunan Yeni Zelandalı gruplar arasında The Black Seeds, Fat Freddy's Drops ve Katchafire sayılabilir. Müzikseverlere bu grupların müzikleri tavsiye edilir.

Hadi buraya The Black Seeds'den bir de müzik videosu iliştirelim.



Bob Marley'i sevenler, merak edenler ve daha fazla bilgi edinmek isteyenler için şu belgesel film tavsiye edilir; http://www.imdb.com/title/tt1183919/
Şuradan da belgesel filmin Yeni Zelanda ile ilgili bölümü izlenebilir; https://www.youtube.com/watch?v=Ardv0oFVep0

https://en.wikipedia.org/wiki/New_Zealand_reggae

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Pavlova - Yeni Zelanda'nın Milli Tatlısı



Adını Dünyaca ünlü Rus balerin Anna Pavlova'dan alan Pavlova, yumurta akı ile yapılıp mereng denen türde bir tatlı. Dışı çıtır çıtır içi yumuşak olan bu tatlının arasına ve üstüne çırpılmış krema ile çilek, kivi, muz gibi meyveler serilerek tatlı tamamlanıyor ve servis ediliyor.




Anna Pavlova'nın hayatını yazan Keith Money, Welington'da bir otel şefinin Pavlova'nın dünya turu kapsamında Yeni Zelanda'yı ziyareti sırasında bu tatlıyı Pavlova'nın şerefine hazırladığını ve adını verdiğini yazıyor ama komşu ülkelerin genelde yaptığı gibi pavlova tatlısının gerçek sahibinin kim olduğu Avustralya ve Yeni Zelanda arasında bir tartışma konusu. Avustralya tatlının tarifinin önce kendi ülkelerinde Perth'deki bir otelde yaratıldığını ileri sürüyor.


Tabi biz genelde yaptığımız gibi tarihçesini pek karıştırmıyor ve bu lezzetli tatlıyı afiyetle yiyoruz.


Taze yapılıp tüketilmesi gereken bir tatlı. Diğer güne aynı lezzeti kalmıyor. Tatlının ana ya da diğer bir deyişle kek kısmını süpermarketlerde bulmak ve krema ve meyvelerle tatlıyı hazırlamak çok kolay. Ancak maharetli eller kek kısmını da hazırlamak isterse şuradan bir tarifine ulaşabilirsiniz; http://mutfaksirlari.com/pavlova.html


http://www.biography.com/people/anna-pavlova-9435343#death-and-legacy
https://en.wikipedia.org/wiki/Anna_Pavlova
https://en.wikipedia.org/wiki/Pavlova_(food)

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Rotorua - Yeni Zelanda'nın Güzel ve Kokulu Şehri


Yeni Zelanda'nın Kuzey adasının tam kalbinde yer alan Rotorua güzellikleri, gayzerleri, Maori geçmişi, ılıcaları ve sülfür kokusu ile ünlü. Şehre girer girmez etrafınızı saran, çürük yumurta kokusuna benzeyen süreğen koku dayanılamaz gibi gelse de bir süre sonra kokuyu o kadar da duymamaya başlıyor, herşeye çok çabuk adapte olan insanoğlu.

Expedia'nın bu muhteşem videosu araya girip bize biraz Rotorua'nın güzelliklerini göstersin.


Rotorua kelimesi Maorice roto - göl ve rua - iki kelimelerinden oluşuyor. Ikinci göl olarak kısaltılmış yer adının orijinali Te Rotorua-nui-a-Kahumatamomoe; Kahumatamomoe'nin ikinci gölü anlamına geliyormuş. Kahumatamomoe de Maori şef Ihanga'nın amcasıymış. Zamanının kaşifi olan Ihanga'nın bulduğu ikinci gölmüş Rotorua ve bu gölü amcasına ithaf ederek onun ismini bu göle vermiş.

Bay of Plenty bölgesi içinde yer alan Rotorua 'da yaklaşık 70bin kişi yaşıyor. 

Rotorua'ya ilk yerleşenler elbette Maoriler. 1800'lerden sonra da Avrupalılar ticaret, evlilik ve misyonerlik faaliyetleri ile yavaş yavaş bölgeye giriş yapmaya başlamışlar. Yine de bu bölge Maori kültürünün en köklü olduğu yerlerden biri.

Şehrin içinde, yeşil park alanlarında ve yol kenarlarında bile görülebilecek kaynayan çamur çukurları yer altı aktivitelerinin ürünleri. Bolca sıcak su kaynağı olan bölgede pek çok otel ve ılıca işletmesi mevcut. Ayrıca hemen şehrin içinde bir Maori köyü var. Ücretli giriş yapılabilen köy alanında yarım saatte bir su fışkırtan gayzeri gözlemlemek mümkün.

Yine şehrin içinde büyükçe bir göl var, bu göl ile beraber toplamda 17 göle sahip bölgede bu göller Rotorua gölü olarak adlandırılıyor.

Çok çeşitli aktiviteleri ve özellikleri ile hem yerli hem de yabancı turistlerin ilgi odağı olan Rotorua'da neler görülebilir bir listeleyelim.

* Gayzeri bol olan bu bölgede bir gayzer görmeden olmaz tabi
* Ilıcaları da ziyaret edip bedeninizi şöyle güzelce bir dinlendirebilirsiniz.
* Kültürel aktiviteleri de ihmal etmeyin. Burada bir Maori köyüne rezervasyon yaptırıp onların sizi çıkaracağı yolculukla Maori kültürü hakkında bilginize bilgi katabilir, bunun yanında hoş bir Maori yemeği - hangi yiyebilirsiniz.
* Zamanınızı iyi ayarlayın. Çünkü The Redwoods'da yaşayacağınız dağ bisikleti macerası en az bir gününüzü alacak. Buraya bir hafta sonu da ayırabilirsiniz. Bu bölgede doğal alana ufak müdahalelerle nasıl bisiklet parkurları oluşturulduğunu görecek ve doğa ile macerayı birbirine karıştıracaksınız.
* Rotorua müzesine de mutlaka uğrayın. Müzenin kendi binası başlı başına görmeye, fotoğraflamaya değer.
* Rafting, hiking ve doğa yürüyüşleri de yapılacaklar listesinde olsa iyi olur.
* Daha pek çok aktiviteyi de şu linkten görebilirsiniz http://www.rotoruanz.com/visit/to-do/

Bu videoklip videoda da göreceğiniz gibi insansız uçakla çekilmiş ve termal göller bölgesinden muhteşem görüntüler sunuyor.


https://en.wikipedia.org/wiki/Rotorua
Videoları hazırlayanlara teşekkürler...

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

5 Kasım 2016 Cumartesi

Tui - Güzel Sesli Kuş


Image result for tui bird
Tui, serçegiller grubundanYeni Zelanda'ya özgü bir kuş. Tui kuşuna adını Maoriler veriyor. İngilizce'ye de oradan geçiyor. Araya girip belirtelim, Tui aynı zamanda Hawai bölgesinden Yeni Zelanda'ya kadar olan bölgelerde kız ve erkek ismi olarak kullanılıyor ve Yeni Zelanda'daki bir bira markasının da adı.

İlk bakışta siyah görünen ve boynunda beyaz papyonu ile dikkat çeken bu kuşun yakından incelendiğinde kahverengi, mavi ve yeşil tüylerinin olduğu anlaşılıyor. Boynundaki beyaz tüyler ve kendine özgü şarkılarıyla bu kuşu ayırd etmek çok kolay.

Yeni Zelanda'ya özellikle Avrupalıların yerleşiminden sonraki büyük orman kıyımlarıyla sayısı azalan tui, yeni oluşan ortama uyum sağlamış ve türü oldukça güvende görünüyor. Buna neden olarak da süsleme amaçlı Yeni Zelanda'ya getirilen çiçekli ağaçların ve bütün yıl boyunca bulabildikleri çiçeklerin iyi bir besin kaynağı oluşturması ve tui'nin de düşmanı olan possumla ilgili mücadelenin olduğu gözleniyor.

Tui kendi bölgesini korumak için kanatlarını sertçe çırparak, kaba insan sesine benzer sesler çıkararak oldukça gergin tavırlar gösterebiliyor. Ayrıca kanatlarını açıp gererek olduğundan daha büyük görünerek diğer kuşları kovalayabiliyor. Papağanlar gibi tui de çok zeki bir kuş.

Flax, kowhai ve kaka beak bitkilerinin ana polen yayıcısı olan tui'nin kendi gagası da bu çiçeklerin gagasına benziyormuş wikipedia'ya göre.

DOC : Department of Conservation, Yeni Zelanda'nın değerlerini korumak üzere kurulmuş bir şube ve Yeni Zelanda kuşlarının korunması için şu tavsiyelerde bulunuyor;
* Kuşların yaşam alanlarını korumak ve onları öldüren hayvanlarla savaşmak için gönüllü ol
* Su yollarına ve kirli su taşıyan kanallara çöp atma
* Kendi yaşadığın alanlarda gelincik ve sıçanlar için tuzaklar kur
* Kedinin tasmasına bir zil tak, onu iyi besle ve gece dışarıda bırakma
* Bahçene Yeni Zelanda'ya özgü bütün yıl boyunca kuşlara yiyecek sağlayacak bitkiler dik, kuşların bahçenden beslenmeleri için çaba sarfet.


İşte burada da tui kuşunun ilginç şarkılarından hazırlanmış videolardan örnekler;




http://nzbirdsonline.org.nz/species/tui
http://www.doc.govt.nz/nature/native-animals/birds/birds-a-z/tui/
https://en.wikipedia.org/wiki/Tui_(bird)
https://en.wikipedia.org/wiki/Passerine


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Leyleği Havada Görenler!

Herkese merhabalar,

Bugün size bir başka seyahat blogunu ya da sayfasını tanıtmak istiyorum; Leyley Leylek Havada! 

As & Re'nin yola çıkma, hayallerinin peşinden gitme ve seyahat tecrübelerini samimiyetle paylaşma platformu. Ama sadece bu da değil... Yolculuk biten, tamamlanan bir şey mi ki?

Bu blogun yazarları Türkiye'den yola çıkıp Güney Asya ülkelerini gezerek Yeni Zelanda'ya ulaşıyorlar ve yerleştikleri bu ülkenin hikayeleri ile devam ediyor seruvenleri.

Yolculuk hazırlığında olanlar, Güney Asya ülkeleri ve Yeni Zelanda hakkında başka kaynaklar arayanlar için harika bir kaynak.

Hadi okuyun sevgiyle... https://leylekleylek.com/

Ayrıca şu linkten de facebook sayfalarına ulaşa bilirsiniz. https://www.facebook.com/Leylek-leylek-havada-180356185337957/

İşte bu o leylek! 

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

24 Ekim 2016 Pazartesi

Flight of the Concords - Komedi Müzik Grubu ya da Öyle Bişi

Flight of the Concords, sanırım Yeni Zelanda'da komedi ile ilgili en güzel örneklerden.

Jemaine ve Bret, Wellington'da üniversitede tanışır. İkisi de drama klübünün üyesidir ve bir oyun hazırlarlar. Hazırladıkları oyunu Auckland ve Wellington'da sergilerken Melbourne International Comedy Festival'a davet edilirler...

Hikayelerinin devamını kendi sayfalarında bulabilirsiniz: http://www.flightoftheconchords.co.nz/about-the-band/ Oldukça komik anlatmışlar. :)

Daha sonra bildikleri iki akordla müzik bandı kurup müzikli komedi yapmaya başlarlar. Gruplarına Flight of the Concords adını verirler. Bu müzik grubu ile pek çok festivale katılırlar ve sonunda New York'da 4 yıl boyunca Flight of the Concords adıyla bir TV serisi yaparlar. İzleyince Yeni Zelanda'ya has kara mizahı görebilirsiniz.

Dizinin IMDB linki şurada ; http://www.imdb.com/title/tt0863046/

Grubun en çok sevdiğim iki şarkısını buradan izleyebilirsiniz.

Flight of the Concords - Jenny - Bu şarkının sözlerine de şuradan bakabilirsiniz :))
http://www.lyricsmode.com/lyrics/f/flight_of_the_conchords/jenny_lyrics.html


Flight of the Concords - I'm not Crying


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda'da Sürücü Olmak - Ehliyet Almak

Yeni Zelanda sürücü belgesinin ön yüzüne örnek

Türkiye'den sürücü belgeniz varsa, Yeni Zelanda'da bu belgeyi ülkeye giriş yaptıktan sonra bir yıl süreyle kullanabiliyorsunuz, ancak bir yıldan uzun süre kalacaksanız Yeni Zelanda sürücü belgesi almanız gerekiyor.

Öncelikle ülkede trafik İngiltere'deki gibi soldan akıyor. Ancak başlarda dikkatli kullanım ile çabucak bu ülkede araba kullanmaya adapte olabilirsiniz.

AA ( aa.co.nz ) Yeni Zelanda'daki sürücü belgesi verme, yol yardımı sunma, araç sigortalama gibi araç kullanımı ile ilgili geniş bir yelpazede hizmet veren kuruluşun adı.

Sürücü belgesi almak biri teorik biri pratik olarak adlandırılan iki sınavdan geçiyorsunuz. Teorik ya da prarik sınav için sizi hazırlayan özel kurslar çok yaygın değil. İsterseniz özel ders alabilirsiniz tabi. Sizi teorik sınava hazırlayacak olan AA'dan satın aldığınız Road Code kitabı (Bu kitap 20-30 dolar civarıdır). Teorik sınav sınav başvurusunu yaptığınız salonda, bilgisayar üzerinden yapılıyor ev 35 sorudan oluşüyor. Sınavı geçmek için 32 soruya doğru cevap vermeniz gerekiyor. Bu sınava hazırlanmak için ayrıca AA'den 20 sınavlık bir online erişim kodu alıp çalışabilirsiniz. Aynı sorular gerçek sınavda da çıktığı için oldukça yararlı bir çalışma yöntemi sorularla çalışmak.

Teorik sınavı geçtiğinizde AA size learner license (öğrenen lisansı) veriyor. Bu belge ile pratik yapmaya yanınızda full lisansı olan biriyle çıkabiliyorsunuz. (bakınız: https://www.nzta.govt.nz/driver-licences/getting-a-licence/licences-by-vehicle-type/cars/learners-licence/ ) Learner lisansınızı aldıktan 6 ay sonra restricted(sınırlı) lisansa başvuru yapabiliyorsunuz. Geçeceğiniz 60 dakikalık sürücü sınavından sonra restricted lisans yalnız başınıza araba kullanmaya başlayabiliyorsunuz, ancak eğer yanınızda full lisans sahibi biri yoksa gece 10pm ile sabah 5am arası araba kullanamıyorsunuz. 6 ay sonra artık full sürücü lisans için başvuru yapabilirsiniz. ( https://www.nzta.govt.nz/driver-licences/getting-a-licence/licences-by-vehicle-type/cars/restricted-licence-2/ )

Full sürücü lisansının süresinin 10 yıl olduğunu da belirtelim.

Sınava araba kullanmayı öğrendiğiniz araçla katılabiliyorsunuz.

Sınava otomatik vitesli araçla katılmışsanız sadece otomatik arabalar için sürücü belgesi almış oluyorsunuz. Eğer manuel vitesli araçla katılmışsanız hem otomatik, hem de vitesli arabalara belgeniz olmuş oluyor. Yeni Zelanda'da çoğunlukla araçların otomatik vitesli olduğunu da not düşelim.

Eğer daha önceden Türkiye'den sürücü belgeniz varsa bu belgenin çevirisi ile başvuru yapıp teorik sınavı verdikten hemen sonra pratik sınava başvurabilirsiniz. Pratik sınava hemen gün yaklaşık bir ay sonrasına veriliyor ve sınavı geçtiğinizde learner ya da restricted olmadan hemen full driver license sahibi oluyorsunuz.

Ayrıca Yeni Zelanda'da araç kullanmaya başlama yani sürücü belgesine başvurma yaşi 16.
Yeni Zelanda sürücü belgesinin arka yüzüne örnek
https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

23 Ekim 2016 Pazar

IELTS mi TOEFL mı?


IELTS açılımı İnternational English Language Testing Sytem ile, Britanya, Avustralya, Yeni Zelanda ve Kanada'da en yaygın İngilizce seviye belirleme testi iken, TOEFL açılımı Test of English as a Foreign Language ile Amerika Birleşik Devletleri çıkışlı bir İngilizce testi.

TOEFL Türkiye'de daha çok ismi duyulan bir sınav olsa da her iki sınav da dünyada geniş ölçekte geçerliliğe sahip.

IELTS, Türkiye'deki üniversite sınavlarına benzer şekilde klasik tarzda ve saatler süren bir şekilde yapılırken, TOEFL tamamiyle bilgisayar üzerinden yürütülen bir sınav.

Bu sınavlardan hangisine hazırlanacağınıza karar verirken sınav sonucunu hangi kurum ve ülke için kullanacağınıza dikkat etmenizde fayda var. Her ne kadar her iki sınav sonucu pek çok ülkede aynı şekilde kabul görse de, TOEFL İngiltere'de geçerli değil ve bazı Amerikan üniversiteleri sadece TOEFL sonuçlarını kabul ediyor.


Yeni Zelanda'da İngilizce IELTS sınavı ile test ediliyor.
Working Holiday vizesi için IELTS'den 4.5 ortalama skor,
Student Vizeyle bu ülkede 20 saat çalışabilmek için IELTS 5 ortalama skor,
Oturum başvurusu yaparken IELTS 6.5 ortalama skor sunmak gerekiyor.
Eğitim kurumlarının IELTS yeterlilik skorları ise bölümlere göre değişiklik gösteriyor.

IELTS çalışmak için benim en başarılı bulduğum üstelik ücretsiz olan websayfası şudur;  http://www.dcielts.com/

Herkese kolaylıklar


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda mı, Avustralya mı?


Dünya'nın bu ucuna gelmeyi düşünenler için en kritik sorulardan biri Avustralya mı, Yeni Zelanda mı?


Benim gözlemim çoğu zaman Yeni Zelanda'nın Avustralya karşısında yenik düştüğü. Bunun bir nedeni Avustralya'nın karşılaştırıldığında ekonomi, toprak ve nüfus açısından çok daha büyük bir ülke olması ile iklimsel, marketsel avantajları ise diğer nedeni Yeni Zelanda'nın pek bilinmemesi.

Bu iki ülke arasındaki analizi yapmak hiç de kolay değil. Hele bu ülkeleri, bu ülkelerde yaşamadan çok uzaklardan yapıyorsanız. Gelin başlık başlık incelemeye ve bu iki ülkeyi anlamaya çalışalım. Ancak bu başlıkların sonunda yine Avustralya galip görünecek onu da bilelim.

Kararınızı verirken sizin olacaklarınıza hangisi daha uygun, hangisine daha kolay gelebiliyorsunuz onu düşünerek hareket edebilirsiniz.

Yaşam standartları; 
Yaşam standartları deyince ne anlıyoruz? Eğer bu kendini güvende hissetme ve bahçeli bir evde kirada da olsa oturabilme ve temel ihtiyaçlarını çok maaşlı işler yapmadan da görebilmek ise bu iki ülke arasında pek fark yok, diyebiliriz.

Doğa;
Avustralya'nın iç kesimleri neredeyse tamamen çöl. Nüfus özellikle doğu kıyısında yoğunlaşıyor. Çeşitli vahşi hayvaları ve zehirli örümcekleri ile ünlü bu ülkede doğa ile iletişimde çok dikkatli olmak gerekiyor. Avustralyalıların deyimiyle ''Bu ülkede herşey seni öldürmeye çalışıyor.''
Yeni Zelanda ise doğa severler için yaratılmış bir ülke sanki. Doğa yürüyüşleri yapmayı, kamp kurmayı, bunu neredeyse tüm mevsimlerde yapabilmeyi istiyorsanız Yeni Zelanda bunun içın bulunmaz bir yer. Ülkede yılan bulunmadığını da belirtelim.

Irkçılık;
Kiwiler kısaca Aussie'leri her zaman biraz ırkçı olarak tanımlıyor. Aslında Avustralya'dan da neredeyse her yıl çok ciddi bir ırkçılık haberi geliyor. Mesela, geçen hafta beyaz bir Avustralyalı Güney Sudanlı bir kafe sorumlusundan servis almak istemedi, bana beyaz birini gönderin, dedi. Akıllı manager ise gidip elemanlarına şurada oturan kadın ırkçı, bu nedenle ona servis yapmıyoruz, dedi ve bunlar basında çıktı. Yine de dünyanın her yerinden insan bu iki ülkede de yaşamını gayet güzel bir şekilde idame ettiriyor.

Ekonomi ve kariyer fırsatları;
Avustralya'nın Yeni Zelanda'yı hemen nakavt edeceği alan bu. Avustralya Dünya Bankası 2015 verilerine göre kişi başına düşen milli geliri $45,514 ile 19. sırada, Yeni Zelanda ise $36,982 ile 27. sırada yer alıyor. Türkiye'nin $19,618 ile 60. sırada yer aldığını da buraya not edelim.

Avustralya çok zengin kaynaklara ve neredeyse Yeni Zelanda'nın beş katı nüfusa sahip. Pek çok Yeni Zelandalı genç de iş imkanları, kariyer fırsatları ve daha iyi kazançlar için Avustralya'da yaşamayı tercih ediyor.

İş bulmayı, ya da daha doğrusu bulmakta zorlanmayı diğer ülkelerden gelen kimseler ayrımcılık olarak nitelendirebiliyor ancak dilin ve kültürün bazen çok önemli olabildiğini unutmayalım. Bu ülkelerde dili çok iyi öğrenmenin çok büyük avantaj sağlayacağını bilelim.

Minimum saat ücretleri;
Ayrıca 2016 yılında Avustralya'da minimum saat ücreti $17.70(AUD) iken Yeni Zelanda'da $15.25(NZD). Ayrıca Avustralya Doları daha değerli bir para birimi olunca da ekonomik olarak Avustralya'nın ne kadar avantajlı olduğu öne çıkıyor.

Eğitim, Üniversiteler;
Her iki ülke de dünyada çok saygın üniversitelere sahip. Tamam belki Avustralya'nınkiler biraz daha saygın olabilir.

Eğlence hayatı ve nüfus;
Gece hayatını sevenler, gençliği eğlenmek olarak görenler, Avustralya'da eğlence hayatının daha cezbedici olduğunu iletiyor. Öyle olacağını tahmin etmek de zor değil. Yeni Zelanda'nın yine nüfusu 4.7 milyonken, sadece Sydney 4.3 milyon ve Melbourne 4 milyon insanı barındırıyor. Yeni Zelanda'nın en büyük şehri Auckland bu şehirler yanında 1,5 milyonluk nüfusu ile biraz küçük kalıyor.

İklim;
Melbourne ve Auckland'ın iklim karakterleri birbirine benzerlik gösterse de Melbourne'den yukarı çıktıkça hava ısınıyor, Auckland'dan aşağı indikçe hava soğuyor. Brisbane'da hiç kış olmuyor mesela.

Avustralya ve Yeni Zelanda birbirine bu kadar yakın değil. Gerçek uzaklıkları görmek için dünya haritasına bakın lütfen, Auckland-Perth arası uçakla 9 saat sürüyor.

Yazımın sonunda kendimi sanki hep Avustralya'nın lehine yazmışım gibi hissettim. Avustralya'nın Melbourne, Sydney ve Brisbane şehirlerini ziyaret ettim. Hepsi de güzel ve yaşanabilir şehirler. Ancak Yeni Zelanda'yı çok seviyorum. Burada herşeyden önce kendimi güvende hissediyorum.

Bu ülkeler standartları hayli yüksek ülkeler, ülkelerdeki mutluluğunuz biraz da onlara sizin nasıl baktığınızla ve çevreye çabuk adapte ve entegre olabilmenizle alakalı. Bunun da öncelikli koşulu dili iyi öğrenmek. Azimliyseniz gerisini halledersiniz.

Herkese seçimlerinde kolaylıklar.

https://en.wikipedia.org/wiki/List_of_countries_by_GDP_(PPP)_per_capita
https://en.wikipedia.org/wiki/Economy_of_New_Zealand
https://en.wikipedia.org/wiki/Economy_of_Australia


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda'da Gay Olmak ve LGBT Hakları

Wikipedia, Yeni Zelanda'nın gaylere bakışını aynen şu cümleyle ve çok güzel ifade ediyor: Lezbiyen, gay, biseksüel ve transseksüel (LGBT) bireyler, Yeni Zelanda'da diğer insanlarla aynı haklara sahiptir.

Yeni Zelanda, 1986 yılında bir erkeğin hem cinsiyle cinsel ilişki yaşamasını suç olmaktan çıkardı. Kadınların hem cinsleriyle cinsel ilişkide bulunmayacağı düşünüldüğünden kadınların hemcinsleriyle beraberliği hiçbir zaman suç kapsamına alınmamıştı.

Yeni Zelanda dünyada LGBT bireylerin en özgür oldugu ülkelerden biri. 2004 yılında LGBT birliklerine izin veren ülke, 2013 yılında da hemcinsi ile evlenmeyi ve hemcins çiftlerin evlatlık edinebilmesini yasallaştırdı.

Bir kimseye tercih ettiği cinsel kimliği nedeniyle ayrımcılık yapmak 1993 yılından beri suç sayılırken, LGBT bireyler aynı yıldan beri askerlik servisinde bulunabiliyor.

1993 yIlIndan beri pek çok LGTB birey cinsel kimliklerini saklamadan milletvekili ve belediye başkanı olarak görev yaptı ve yapıyor.

Yeni Zelanda'da her yıl LGTB Onur Yürüyüşü düzenleniyor ve bu yürüyüş ve etkinliklere halkın her kesiminden insanlar katılıyor. Yıllar içinde bu yürüyüşün ya da etkinliklerin adı değişse de 2013 yılından beri yerini etkinlik takviminde daha da zenginleşerek alıyor. Etkinliklerde birçok LGBT dernek ve birliği yanında polisler ve bazı kuruluşları da ''Farklılıkları Destekliyoruz!'' sloganlarıyla görmek mümkün. Aşağıda 2016 yılından bir video bulabilirsiniz.


https://en.wikipedia.org/wiki/LGBT_rights_in_New_Zealand


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda'da Kadın Hakları - Oy Kullanma Hakkı

Kadın hakları, mal mülk sahibi olabilmekten, işyeri işletebilmeye, oy kullanıp seçimlere aday olmaktan yasal yollarla kürtaj olabilmeye kadar pek çok konuyu içeriyor.

Günümüz dünyasında, dünyanın nispeten avantajlı bölgelerinde doğmuş olup kadın hakları konusunda tarihsel bir birikime sahip olmayanlar ya da dünyada, çevrelerinde yaşananları görmezden gelenler için kadın hakları çok da üzerinde durulması gereken bir konu değil. Ancak erkekle eşit bir birey olarak kabul görüp oy kullanabilme hakkının en gelişmiş batılı ülkelerde bile ancak 1. Dünya savaşından sonra kazanıldığını yani yüzyıla varmayan bir geçmişi olduğu düşünüldüğünde konunun neden bu kadar önemli olduğu ve neden insan haklarından ayrı olarak değerlendirildiği anlaşılabilir belki.

Benim bu yazıda iletmek istediğim istediğim, çok daha kapsamlı kadın haklarından ziyade kadınların seçme hakkı.
Suffrage, İngilizce'de seçme hakkı demek. Suffragette ise kadınların seçme hakkını savunan kadın anlamına geliyor. 16. yüzyıldan beri kadınlar dünyanın çeşitli bölgelerinde ve çeşitli şekillerde oy kullanma hakkını elde etmeye çalışmışlar. Ancak bu mücadelenin en yoğunlaştığı dönemler 19. yüzyılın sonları ile 20. yüzyılın başlarında ve  İngiltere ve kolonileri ile Amerika Birleşik Devlerleri ve Kuzey Avrupa ülkelerinde. Suffragette'ler İngiltere'de Ruslar'dan öğrendikleri açlık grevi gibi eylem yöntemleri kullanırken, Yeni Zelanda'da parlomentoya, defalarca ve hatta bir keresinde o dönem Yeni Zelanda'nın Avrupalı yetişkin kadın nüfusunun dörtte biri gibi bir katılımcı sayısıyla imzalı dilekçe sunmuşlar.

Sonunda Kate Sheppard liderliğindeki WCTU'nun (Women's Christian Temperance Union) kampanyaları başarıyla sonuçlanmış.

Ve Yeni Zelanda, 19 Eylül 1893'te, dünyada ülkesindeki tüm kadınlara parlomento seçimlerinde oy kullanma hakkını veren ülke oldu. 1919'da da kadınlar seçilme hakkını elde ettiler.

Bugün, 2014 seçimlerine göre, Yeni Zelanda parlomentosunun %31'ini kadınlar oluşturuyor.

Kate Sheppard Yeni Zelanda tarihine katkıları nedeniyle kullanımdaki 10$ banknotundaki kendisine ayrılan yer ile onurlandırılmıştır. Yeni Zelandalılar, kadınlara oy kullanma hakkını ilk veren ülke olmakla gurur duyarlar.


Note; Aşağıda yararlandığım kaynaklar dışında onedio'nun kadınların seçme ve seçilme haklarına sahip olmasını tarihsel olarak sıralayan listesini görebilirsiniz.
https://onedio.com/haber/ulke-ulke-kadinlarin-secme-ve-secilme-haklarina-sahip-olma-kronolojisi-663664

http://www.nzhistory.net.nz/politics/womens-suffrage
https://en.wikipedia.org/wiki/Suffragette
https://tr.wikipedia.org/wiki/Kad%C4%B1nlar%C4%B1n_oy_hakk%C4%B1n%C4%B1n_zaman_%C3%A7izelgesi
https://tr.wikipedia.org/wiki/T%C3%BCrkiye%27de_kad%C4%B1nlara_se%C3%A7me_ve_se%C3%A7ilme_hakk%C4%B1n%C4%B1n_tan%C4%B1nmas%C4%B1


https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/

Yeni Zelanda Günlüğü Facebook'ta. Bir de Instagram Var Tabi!

Bu yazıyı okuyan herkese Merhaba,

Emaillerinizı lütfen 


sevgi.yepnz@gmail.com  adresine gönderiniz.

Yeni Zelanda Günlüğü'nün bir Facebook sayfası var.

Linki şurada;

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/

                                                                    Yazıları buradan takip edebileceğiniz gibi sayfayı da beğenerek yazılardan haberdar olabilirsiniz.

Sorularınızı ve tartışmalarınızı facebook sayfası üzerinden de yapabiliyor olacaksınız. Sayfaya üye olan ve Yeni Zelanda'da yaşayanlardan da sorularınıza cevap bulma şansınız olacaktır.




Ayrıca çoğu fotoğrafın Yeni Zelanda'ya ait olduğu şu instagram sayfasını da takip edebilirsiniz.

https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/


22 Ekim 2016 Cumartesi

Yeni Zelanda'nın Sporu Ragbi - All Blacks

Türkiye'de futbol neyse, Yeni Zelanda'da ragbi (rugby, orijinal yazılışı) o.

Ama yanılıp ben futbolu seviyorum demeyin Yeni Zelanda'da. Çünkü her ne kadar futbol gibi genelde ayakla oynanan bir oyun olmasa da ragbi'nin diğer adı futbol ya da rugby football diyorlar. Bizim futbol dediğimiz ise soccer (soakar gibi telaffuz edebilirsiniz). Ragbi adını, bu oyunun doğduğu İngiltere'deki Rugby şehrinden alıyor.

Ragbi pek çok değişik kuralla ve kişi sayısıyla oynanabiliyor. Ancak genel sınıflandırma Ragbi Birliği ve Ragbi Ligi şeklinde. Ragbi Birliği'nin oyunlarına Yeni Zelanda'da ragbi, Ragbi Liginin oyunlarına da lig deniyor. Oyunların kuralları dolayısıyla taraftarları ve sevenleri de değişiklik gösteriyor. Kimisi ben ragbiyi, kimisi ben ligi seviyorum ve takip ediyorum diyebiliyor.
Ragbi her takımda 15, Lig her takımda 13 kişi ile oynanıyor.

Oyunun çıktığı ülke İngiltere ve İngiltere kolonilerinde yerleşmiş bir kültürü ve taraftarı var. Özellikle Avustralya, Yeni Zelanda, Güney Afrika, İskoçya, İrlanda, Galler ve Fiji'de ragbi çok popüler iken, dünya kupalarında Fransa'nın iddialı takımlarını ve her geçen gün güçlenen Japonya ve Arjantin gibi ülke takımlarını da görmek mümkün.

Ragbi, İngiltere'de uzun yıllar (hatta belki hala) bir üst sınıf oyunu olarak görülmüş. Örneğin İngiltere'de ragbi maçını elinizde şarabınızla izleyebilirken, bunu futbol izlerken yapamıyor olmanız bu sınıfsal konumlandırmanın bir göstergesi olarak görülüyor. Yeni Zelandalılar, belki de sınıfsal bakış açısını sevmediklerinden, ragbi oynamak ve izlemek herkese açık bir aktivite. Belki de başarılarının sırrı budur.

Yeni Zelanda'nın milli ragbi takımının adı All Blacks. İsmin nereden geldiğine dair rivayetler var. Bir rivayet takımın uniformaları tanımlanırken, yani tamamen siyah değil, deniliyor ve daha sonra takım üniformalarının nasıl olacağına karar verirken siyah seçiminde etkili oluyor ve sonunda giyilen siyahlar ve oyuncuların iyi fiziği All Blacks ismine yerleştiriyor. Bir diğer rivayet ise oyunu tarif ederken hepsi arkada oynadı, yani all back demek isterken basım hatası ile all black diyor ve takım bu isimle anılmaya başlıyor.

Tabi All Black'lerin en büyük ünü maç başlangıçlarında sergiledikleri Maori savaş dansı. Yıllar içinde bu dansı daha iyi ve etkili yapmaya başlayan takım oyuncuları, bu dansla hem kendilerinin hem de Yeni Zelanda'nın ismini duyurmayı başardılar.



https://en.wikipedia.org/wiki/Rugby
https://www.quora.com/Rugby-How-did-the-All-Blacks-get-their-name
http://www.rugbyfootballhistory.com/allblacks.html

https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/ 

Yeni Zelanda'nın Başkenti - Wellington

Wellington, Yeni Zelanda'nın kuzeydeki adasının en güney ucunda konumlanıyor.  Antraktika'ya bakan konumu ve önünü kapatan herhangi bir engel olmaması nedeniyle de dünyanın en rüzgarlı şehirlerinden biri olarak biliniyor.

Kuzey adanın Auckland ve yukarı kısmı ılıman tropikal iklime sahipken adanın aşağılarına indikçe iklim yerini kıyılarda denizsel, rüzgarlı ama daha az nemli bir iklime bırakıyor. Sıcaklıklar Ekim Nisan arasında 17 ila 21 derece arasında seyrederken, kışları kısa, ülkenin kuzey kısmına göre biraz daha soğuk ama hiçbir zaman aşırı soğuk olmuyor.

Ülkenin başkentliğini yapan şehrin nüfusu yaklaşık dörtyüzbin dolayında ve yaklaşık bir buçuk milyon nüfuslu Auckland şehrinin ardından ülkenin en büyük ikinci şehri ünvanını alıyor. Auckland daha çok sağladığı iş imkanları, üniversiteleri ve ikliminin cazibesi nedeniyle daha fazla uluslararası nüfusu kendine çekerken, Wellington biraz daha az uluslararası, başkent olması nedeniyle biraz daha takım elbiseli ve yerleşimi, mimarisi ve çehresi ile Auckland'a göre daha çok Avrupa şehirlerini anımsatan bir şehir.


Şehir merkezinde Te Papa Müzesi, şehrin içinde sanat kokan Cuba Street, yine şehir içinden kullanılabilen tarihi tren ve bu trenle ulaşılabilen Botanik Garden, çok uzağa gitmeden şehrin 360 derece manzarasını izleyebileceğiniz Mount Victoria çok yakındaki aktiviteler. Wellington her yerin birbirine yakın olduğu şehirlerden. Yürüyerek ya da bir vespayla hayatını sürdürmek bu şehirde bir tercih olabilir.

Brooklyn Rüzgar Gülünden görünüm - Wellington - photo by Sevgi Ikinci


Mount Victoria'dan görünüm - Wellington - photos by Sevgi Ikinci

Mount Victoria'dan görünüm - Wellington - photos by Sevgi Ikinci

Mount Victoria'dan görünüm - Wellington - photos by Sevgi Ikinci

Mount Victoria'dan görünüm - Wellington - photos by Sevgi Ikinci
https://www.facebook.com/yenizelandadayasam/
https://www.instagram.com/sevgininfotogunlugu/